11 Mart 2017 Cumartesi

Kemal Tahir - Kurt Kanunu | | Kitap Yorumu

   

Kitabın Adı: Kurt Kanunu
Yazar: Kemal Tahir
Sayfa Sayısı: 312
Basım Yılı: 2015
Yayınevi: İthaki

Özeti;
"Kurtlukta düşeni yemek kanundur" korkusunu her an enselerinde hissederek yaşayan köşeye kıstırılmış, kendileriyle ve geçmişleriyle, içinde bulundukları zamanla hesaplaşan insanları anlatıyor Kemal Tahir, Kurt Kanunu'nda. Cumhuriyetin en bunalımlı dönemlerinden biri olarak değerlendirilen "İzmir Suikasti" olayına karışan ve karıştırılanların dramı olarak da okunabilecek roman, İttihatçılar arasındaki iktidar kavgasını ve tasfiye sürecini de acımasız bir yalınlıkla ve öz eleştiriyle ortaya koyuyor.
* * * * *  
    Kurt kanunu kitabı yaşanmış bir tarihi olayı açık ve net bir şekilde önümüze seriyor. Roman da İzmir suikastine neden olan Abdülkerim ve suikaste adı karıştırılan Kara Kemal’in hikâyesini anlatıyor. Suikasti planlayanların gözünden olayları anlatan bir kitap. Bu kitap sayesinde insanların nasıl hırslarının kurbanı olduğunu ve çıkar ilişkilerinin dostlukları nasıl yerle bir ettiğini görüyoruz. Kara Kemal, romana göre suçu olmadığı halde olaya adı karıştırılıyor. Kitabı okudukça Kara Kemal’in başına gelenlere üzülüyorsunuz. Belkide böyle bir olaya adı karıştırılmamış olsaydı, onun çok farklı yerlerde olabileceği çok açıktı. Abdülkerim karakteri ise kitapta daha çok kadınlarla olan ilişkileri üzerinden anlatılıyor. Siyasetçi yönü arka planda bırakılmış. Okuyucuda boş bir insan havası yaratılmış.
   Kitabın eleştireceğim yönlerinden ilki çok fazla karakterin olması ve bu karakterlerin hikâyesinin de anlatılması, buda okuyucunun asıl konudan uzaklaşmasına neden oluyor. Ayrıca romanı 3 farklı kişinin anlatması  okuyucuda ciddi kafa karışıklığı yaratıyor. Çünkü hikâye o bölümlerde bambaşka hal almaya başlıyor ve bir süre sonra ancak olayları yakalayabiliyorsunuz. Kitabı sıkıcı yapan bir diğer unsur ise betimlemeler. Bu betimlemeler kitapta sayfalarca yeri kapsıyor. Örneğin, kitabın bir bölümünde o gün çıkan bir gazetenin betimlemesi yapılıyor. O gazetede çıkan bütün haberlere ayrı ayrı anlatılıyor. Okuyucuda  sıkılmaya neden olacak bir durum. Kitabın en önemli sorunlarından biriside yakaladığı ritmi hikâye boyunca sürdürememesi. Hikâyenin durağanlaştı kısımlarda çok fazlaydı ve  iç monologlar aşırıydı. Bütün bunlar kitabı beğenmeye engel değil tabi ki. 
   Romanı bitirdiğinizde kendinizi sorgulatıyor . Kara Kemal’in kendini öldürmesini sorguluyorsunuz. Emin Bey’in yaşadığı vicdan azabını sorguluyorsunuz. Ve tabi ki bütün bunları sorgulamamızı sağlayan Kemal Tahir’e teşekkür etmemiz gerekiyor, bu kadar cesur olduğu ve korkmadan yazdığı için. Biz halk olarak nedenlerle değil sonuçlarla ilgilenen insanlardan oluşuyoruz. Kemal Tahir ise bize ayna tutarak görünenin arkasında ki saklı olanları gösteriyor. Son olarak bu kitap benim için çelişkinin, hüznün, hırsların, vicdanın ve yalnızlığın resmini oluşturuyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder